Özellikle İstanbul halkı olarak seçim sebebiyle gündemimiz; şizofreni. Sokaktaki afişlere baktığımda kazandığını belirten iki adet belediye başkanımız var. Normalde Pazar günü “to do list“(yapılacaklar listesi) yazısını yazdım; fakat seçim tantanası bitmeden içimden yayınlamak gelmiyor. 🙂 O yüzden beni oyalayacak başka bir yazı yazmaya karar verdim. Bugün tursuz seyahat ile ilgili kendi görüş ve deneyimlerimi aktaracağım;
Yazı İçeriği
Hazırlık Süreci
Hayal ettiğim zor rotalar ya da ekonomik anlamda büyük bir avantaj yoksa kendi rehberliğimde özgürce seyahat etmeyi seviyorum. Seyahat etmek en sevdiğim şeylerden birisi olduğu için planlama evresinden de büyük keyif alıyorum. Ama herkes aynı keyifi almayabilir, çünkü çetrefilli ve uğraştırıcı tarafları da var. Yazımda tursuz seyahat etmenin 3 aşamasından bahsedeceğim;
Konaklama
Konaklama için alternatifler vardır ve olacaktır; ama ben Amerika’yı keşfetmeyip booking ya da airbnb’yi araştıranlardanım. Bir arkadaşım airbnb sayesinde, bütçeyi de çok zorlamayacak şekilde Amsterdam’da değirmende, Filipinlerde ağaçtan evde, İtalya’da göl kenarı bir yerde vs. kaldı. Benim de ağzım açık kalıyor her seferinde. 🙂
Konaklama için üç kriterim var;
- Bütçe
- Lokasyon(bu tur ile seyahatlerin en büyük sıkıntısıdır. Şehirden uzak abuk subuk yerlerde konaklama riskiniz var. İptalli bir Venedik turu almıştım. Satın aldıktan sonra oteli inceledim, otel başka bir şehirde çıktı.:) (anlatan satışçı şehrin en güzel yerinde diye anlatmıştı) Turu iptal ettim.
- Temiz olması
Bunların dışında büyük lüks arayışlarım yok.
Konaklama için ikinci hazırlık süreci otele ya da kalacağınız yere ulaşım. Daha önce Milano‘da ablamın iş seyahati sebebiyle şehrin biraz dışında bir yerde kalmıştık. Oteli iki saat aradık. En son Faslı Muhammed isimli birisi gerçek anlamda Hızır gibi yetişti ve bizimle metroya binip otelin önüne kadar bıraktı. 🙂 Aynı şekilde Roma seyahatinde de oteli sorduğumuz şık , fötr şapkalı, fularlı bir amca yolumuz aynı güzergahta diye bizi otelin önüne kadar götürüp, yerel bir İtalyan restaurantını şiddetle önermişti. Bunlar tatlı anılar olarak aklımda yer etmiş. Ama hep şanslı olmayabilirsiniz ve zamanınızdan çalabilirsiniz. O yüzden otele ulaşma sürecini iyi araştırmak gerekir.
Yemek
Seyahat dediğimizde benim için rotadan daha önemli şey yemektir. Bir yerin lokal lezzetlerini tatmayı, “yemeden dönmeyin” denen şeyleri yemeyi çok çok seviyorum.
Yemek konusunda eskiden Türkçe sayfaları araştırırdım. Şimdi hem bir nebze farklı bilgilere erişmek hem de bloga farklı içerik sağlayabilmek adına İngilizce sayfaları araştırıyorum. İtalya’ya gideceksem “Roma’nın en iyi 10 yerel restaurantı” “en iyi 10 dondurmacısı” gibi şeyler yazıyorum. Bu hazırlık benim için birkaç ay önce başlıyor. Hoşuma giden linkleri telefonumda notlar kısmına alıyorum. Gidiş tarihi yaklaştıkça “mutlaka denemeliyim” dediklerimi listeliyorum.
Aynı şekilde Instagram’dan da birkaç ay önce lokal ya da İngilizce hesapları keşfetmeye ve takip etmeye çalışıyorum. Çok çarpıcı bir yemek/kafe önerisi varsa koleksiyonlarda kaydediyorum.
Rota
Rota tursuz seyahatin en önemli aşamalarından birisi. İşin güzel tarafı, tura bağlı olmadığınız için kendiniz nelerden hoşlanıyorsanız ona göre bir rota çıkartabiliyorsunuz. Müze insanı değilseniz, sokaklarda kaybolmak ya da bir kafede 2 saat oturup yoldan geleni geçeni izlemek için zaman ayırabilirsiniz.
Aynı zamanda tursuz gezme özgürlüğünü tadıyorsanız rotaya saplantılı şekilde bağlı kalmamak gerekir.
Mutlaka gitmek istediğim yerler varsa görmeye çalışırım tabii ki; ama mesela Paris‘e iki kez gitme fırsatım oldu. En en sevdiğim şey Louvre müzesinin önündeki parktaki yeşil sandalyelerde bir iki saat oturmak ve Fransızca şarkılar dinlemek oldu. Her iki seyahatimde de yaptım doyamadım. Halbuki rota araştırması yaparken o alanda bu kadar vakit harcayacağımı tahmin etmek mümkün değil. 🙂
Ya da Monaco‘dan Eze köyüne giderken 2 saatten fazla otobüs bekledik. Tam bir çaresizlik anıydı.
Ben rota oluştururken de Instagram ve İngilizce içeriklerden faydalanırım. Bundan birkaç yıl öncesine kadar kitapçılardan o şehirle ilgili gezi kitapları alırdık. 🙂 Onlara göre rota çıkartırdım. İleride neler yapacağız kestiremiyorum.:)
Valiz Hazırlığı
Turla ya da tursuz fark etmiyor; valiz hazırlayacağız. 🙂 Yaklaşık 10 sene önce hazırladığım listeyi hala kullandığım için benzer check listi olmayanlara fayda sağlamak adına paylaşıyorum. İçlerinde mevsimlik ya da kadınları ilgilendiren maddeler olabilir.:)(mont, güneş gözlüğü ya da oje gibi) Artık siz ayrıştırırsınız;
- Pijama
- İç çamaşırı
- Çorap
- Tarak
- Şarj
- Deri ceket(bunu neden özellikle yazmışım hiçbir fikrim yok 🙂 )
- Güneş gözlüğü
- Oje
- Kulaklık
- Para 🙂
- Pasaport
- Kimlik
- Ayakkabı
- Makyaj malzemeleri
- Takı toka
- İlaç
- Diş fırçası-macun
- Çanta
- Şemsiye
- Parfüm
- Kitap
- Not defteri
- Yara bandı
Yakında seyahatlerimden yazılar ile görüşmek dileğiyle…
Instagram: @yazarkarga
Soru ve görüşleriniz için; İletişim sayfasından ya da yorum kısmından bana ulaşabilirsiniz.
Merhaba, Konaklama konusunda size katiliyorum. Gecen ay Panama’ya gittim. Yazilarini da onumuzdeki gunlerde paylasacagim. Neyse kalacak yer cok fiyatliydi. Boyle hostel tarzi yerler bana gore degildir ama mecbur kaldim bir kere. Geceligi 12 dolara bir yer bulduk arkadasla. Check-in yaptik, aksam yemeginden sonra kalacagimiz odaya gittik sonra ortak kullanilan tuvaletlere baktik. Midem kaldirmadi. Geceyi zor gecirdim. Ertesi gun adeta kactim oradan. Daha fazla para verip tertemiz bir otele yerlestim. Kalacak yer araken , guvenli, temiz ve merkezi olmasi benim icin cok onemli.
Bir diger konu da. Cok yakin bir arkadasim ozellikle turla gezmeyi tercih ediyor. Kimi seyahatle iligili Facebook sayfalarinda da goruyorum filanca yer icin tur ariyorlar. Sanirim girgir samata oluyor o yuzden.
Bir de valiz meselesi var. hep en son dakika hazirliyorum 🙂
Iyi calismalar
Mutlu
Merhaba, öncelikle Panama yazısını meraka bekliyorum.:) öğrencilik döneminde insanın konfor beklentisi biraz daha az olabiliyor. Ama sonrasında “biraz daha param gitsin daha iyi bir yerde kalayım” diyebiliyor insan. Turla gezmenin de çok ayrı riskleri var.:) birincisi kalacak yer merkeze çok uzak olabiliyor, ikincisi turdaki kişilerle senkron yakalamak önemli. Bazen çok uyumsuz ve turu işkence haline getiren tipler çıkabilir, bir de tur şirketinin disiplini çok önemli. Vaktinde söz verilen yerlere gidiyorlar mı vs. Bir de ben normalde gider otele yerleşir bi 20 dakika kendime gelir, yenilenir öyle çıkarım. Ya da çok yorucu bir günden sonra daha relax bi program oluştururum. Turlarda genelde uçaktan iniyorsun, otele gitmeden panoramik gezmeye başlıyorsun. Serbest zamanlar hayal ettiğin gibi olmayabiliyor. Ekstra tura katılmadığında otel de uzaksa ne yapacağını bilemiyorsun vs. Ben iki hafta sonra turla gezeceğim. (Yurt dışı için 3. Kez turla seyahat etmiş olacağım) rota oluşturmaya üşendiğim için bunu tercih ettim. Bakalım belki turla ve tursuz geziyi kıyaslayan bir yazı da yazarım:)
Merhaba gezilerimi hep kendim planliyorum ama eger gittigim yerde toplu tasima yoksa, gidilecek yerler birbirine cok uzaktaysa ve surucu belgem de olmadigi icin excursion denilen gunluk turlara katiliyorum. Bu tip turlarin bir cogunda paranizin karsiligini cok iyi bir sekilde aliyorsunuz. Sadece bir kac turdan keyif almadim simdiye kadar.
Ucaktan otele gidip soyle bir kafami toparlamam cok onemli. Bu yuzden couchsurfing turu kalacak yer senecekleri tercih etmiyorum.
Panama yazisini neredeyse tamamladim. Bu arada instagramda takip etmiyormusuz birbirbirimizi dilerseniz oradan da baglananbiliriz.
Iyi calismalar
Mutlu