Mindfuck – Kendi Kendini Sabote Etmek

Ocak’tan bu yana koaktif koçluk eğitimi alıyorum. Ve ara sıra bu yönde beni destekleyecek kitaplar okumaya çalışıyorum. Petra Bock’un yazdığı “Mindfuck-kendi kendimizi niçin sabote ederiz ve buna karşı ne yapabiliriz” kitabı da bunlardan biriydi. Tam bu konuyu okurken sevdiğim youtuberlardan biri olan Pick up limes kanalında da self talk(kendi kendine konuşma) konusuna dair bir videoya denk geldim. Ve bugünün yazınsında hem Mindfuck kitabını hem de Pick up limes’ı baz alarak “kendi kendini sabote etmek” konusuna değineceğim.

“Hayatımızı yüksek sesle söylediklerimizden daha çok etkileyen şey kendi kendimize fısıldadıklarımızdır.”

Zihnimizde Yer Eden 7 Mindfuck

Hemen hemen her gün iç sesimiz bizi engelleyen, rahatsız eden, dibe çeken bazı cümleleri fısıldar. Koçlukta bu iç seslerden “sabatör” olarak bahsediliyor. Derine indiğimizde tek bir sabatörle değil, koşula ve duruma göre değişen birden fazla sabatörle baş etmek zorunda kaldığımızı görürüz. Bu konu üzerinde çalışmaya başlamadan önce sabatörü kendimle bütünleştirmiştim. Fakat konular içinde derinleştikçe bu iç sesleri imgesel bir hale getirmek(örneğin içinizde konuşmaya başlayan sesi: dırdırcı bir teyze, ürkütücü bir zebani, 5-6 yaşlarında mızmız bir çocuk olarak betimlemek), sabatöre isim bulmak gibi çalışmalar; zihinde fısıldayan ya da bağıran o şeyin her zaman = siz olmadığını gösteriyor. Ve  bazı durumlarda “şu an sabatörüm konuşuyor, bana yardımcı olmuyor” diyebiliyorsunuz. Ona eskisi kadar teslim olmayı bırakabiliyorsunuz.

MindFuck kitabında da bu sabatörler 7 ayrı şekilde ele alınıyor. Ben tabii ki birkaç cümle ile konuyu özetleyeceğim, fakat üzerinde çalışmaya ihtiyaç duyduğunuz bir alansa kitabı okumanızı öneririm.

♦Felaket tarzı mindfuck

Bu tür sabatörler genellikle gelecek korkusunu içerir. “Bu işten ayrılırsam bir daha bu kadar iyi bir iş bulamam” gibi geleceğe dair felaket senaryoları üretir. Ya da başkalarının yaşadığı talihsizlikleri kendi yaşamış ve yaşamak üzereymiş gibi algılarlar.

Yaşam karşısında önlemler alarak geçirirler ve bu durum yeni deneyimlerin önünde bir engeldir.

♦Kendini inkar tarzı mindfuck

Herkes iyi olmazsa benim de iyi olmaya hakkım yok görüşünü benimseyen türde bir sabatördür. Yukarıdaki işten ayrılma örneğinden ilerlersek “bunu yöneticime yapamam”, “ailem mutsuz olur” gibi düşüncelerle kendine engel olur.

♦Yargılama tarzı mindfuck

Varlığımızı koşullara bağlı kılarız. Bunlar performans gösterme koşulu, güzel görünme koşulu, statü sahibi olma koşulu gibi koşullardır. “Xx okulu bitiremedim o yüzden bunu hak etmiyorum” türünde iç konuşmalar vardır.

♦Baskı tarzı mindfuck

Sabotajın en kötü yollarından biridir. “Eğer şimdi harekete geçmezsen sen işe yaramaz birisin”, “eğer bu fırsatı kaçırırsan bir daha asla yakalayamazsın”. Diyelim ki bir kadın düğünden önce zayıflamaya karar verdi, baskı tarzı sabatörü “eğer düğün fotoğraflarında şişman görünürsen kendini asla affetmeyeceksin” gibi şeyler söyler.

Doktorlar ve beslenme uzmanları kilo verirken olumsuz iç baskılarla kendi kendimizi terörize etmek yerine neşeli olmanın bilinçli haz ve eğlencenin, yani bütün olumlu yaşantıların amacımıza ulaşmakta büyük destek olduğunu vurguluyor.

Eğer kendimize bilinçli ek baskılar uygulamaktan vazgeçer ve bunun yerine baskıyı dağıtıp yaşam sevincimizi yükseltmeye çalışırsak bizi hedefimize yaklaştıracak şeyleri yapabiliriz.

♦Kuralcılık tarzı mindfuck

Kalıplaşmış fikirleri içeren bir sabatördür. “Bir işletme en az 8-10 saat çalışırsa başarılı olur.” , “sanattan para kazanılmaz.” gibi keskin çerçeveleri vardır. Terfi ya da maaş artışının ancak yönetici önerirse olacağına inanırlar. Bunu talep etmeyi bir seçenek olarak görmezler vs.

♦Güvensizlik tarzı mindfuck

Bu sabatörde iç sesimiz hiç kimseye güvenmememiz için bizi uyarır. “Eğer bir şeyin iyi olmasını istiyorsam kendim yapmalıyım. Başkalarına güvenirsem açıkta kalırım.” Her cümleniz “ama” ile başlıyorsa, başkaları ile konuşurken sürekli karşı tarafın görüşünde yanlışlıklar arıyorsanız, dilinize anında bir itiraz geliyorsa güvensizlik tarzı sabatör devreye giriyor olabilir.

♦Aşırı motivasyon tarzı mindfuck

“Kendimizi yalnızca olumsuz düşüncelerle değil, olumlu düşünceleri abartarak da engelliyoruz.” Timothy Gallwey(Koçluk sisteminin kurucularından)

Kendini abartılı biçimde motive etme, sürekli “kendi kendini gaza getirme” de aynı kendi kendimize sürekli kızma, eleştirme kadar baskı yaratabiliyor.

Aşırı motivasyon tarzı sabatörün bu kadar baştan çıkarıcı olmasının sebebi genellikle keyif duygusuyla birlikte gelmesidir. Bizi hayatımızı bir başarı hikayesi olarak görmeye zorlar. Kendimizi muhteşem ve yenilmez hissederiz. “Daha önce de başarmadık mı zaten?” Uyuşturucu etkisi vardır.

Gerçek bir motivasyon ile aşırı motivasyonu harekete geçip geçmediğimizden anlarız. Motivasyonumuzun sonucunda harekete geçmiyorsak uyuşturucu etki yapan ama bizi ilerletmeyen duyguya kapılmışızdır.

Eğer bir işin başında her zaman aktif olup sonradan hevesimizi kaybediyorsak o zaman sahici motivasyonla bağımızı kopartan yeni bir sabatör araya girmiş demektir.

Bu gözlem bir konu üzerinde uzun süre yoğunlaşamadıklarını düşünen insanlar için önemlidir. Kişi başlangıçta aşırı motive olduğu konuya bir süre sonra “ne kadar da karmaşık beni aşar” gibi sabatörlerle yaklaşır. Sonra baskı tarzı sabatör devreye girer ve önce “pes etmemeye” zorlar. Sonra kendini küçümsemeyi, uğraştığı konuyu küçümseme yöntemi takip eder. “Aslında düşündüğüm kadar ilginç değilmiş, bana göre değildi zaten.”

Mindfuck
Mindfuck

Mindfuck Kitabı Önerileri

  • Sabatörlerden kurtulmak için öncelikle fark etmek gerekir. Kitaptaki önerilerden biri mindfuck konusu için günlük tutmak. Her gün zihnimizin bize söylediklerini analiz edip yazıya dökmek.
  • Diğer önemli konu en sık hangi sabatörün hakimiyetine girdiğinizi testpi etmek.
  • Her daim sorabileceğiniz iki güçlü soru;

*Eğer bu duruma dengeli bir yetişkin olarak bakarsam ne düşünürüm?(çocuk ego-yetişkin ego) Bu konudaki sorumluluklarım neler?

*Dikkatimi neye yöneltmek istiyorum? Neye yoğunlaşmak istiyorum?

  • Bize karşı değil bizim için çalışan bir iç lider inşa etmek.
  • “Ya da” yerine “ve” kavramına odaklanmak: Zaman zaman koşullu bir inanç sistemimiz olabiliyor. “Başarılı olmak için sürünmek gerekir, zayıflamak için hayattan bezdiren bir diyet gerekir.” Hem başarılı hem rahat olunabileceğine inanmak nasıl olurdu? Hem güzel bir işiniz hem de güzel bir ilişkiniz olabileceğine inanmak? Hem incelmek hem de yaşamdan ve yediklerinizden zevk almaya devam etmek? Hem bazen zorlanacağınızı hem de işinizden büyük keyif alacağınızı bilmek? Ya doğru düzgün bir işle uğraşır ve para kazanırsın ya da yoksul bir yazar olursun, inancından ziyade iyi bir yazar ve güçlü maddi imkanlara inanmak daha destekleyicidir.
  • Hayat kalitesini odağa almak. Mindfuck kitabında bu konuya uzun uzadıya değiniyor. Ve mutluluk kavramını aramaktan ziyade günlük hayatın içinde “kalite”ye yer vermenin öneminden bahsediliyor.

İç Sesi Yumuşatmak Mümkün Mü?

Mindfuck kitabını bir kenara bırakıp Pick up limes kanalına geçersem, Sadia kendi kendine sıklıkla  “neden böyle konuştum?”, “böyle yapmamlıydım”, “bu yaptığım çok aptalca” gibi cümleler söylediğini fark etmiş. Ben de şu sıralar çok fazla yapıyorum.

Ve Sadia “bu gibi vahşi, yıkıcı cümleleri çevremdeki kişiler için kurmuyorum.” diyor. Ben de bir arkadaşım bana herhangi bir başarısızlığını açtığında en azından bir iki güzel yönünü bulmaya çalışır, eleştirilerimi yumuşatarak yaparım. Belki de hiç eleştirmeden olumlu bir alana dikkatini çekmeye çalışırım. Ama kendimize geldiğimizde çok daha yıkıcı olabiliyoruz.

Özgüven örneğinden gidiyor; “Yazma konusunda kendimi rahat hissetmiyorsam bu benim yazı konusunda özgüvenimin düşük olduğunu gösterir. Genel olarak her konuda özgüvensiz biri olduğumu göstermez. Belki fotoğraf konusunda çok özgüvenliyim, yemek tarifleri konusunda çok özgüvenliyim. Ama yazma konusunda değilim.”

Bu çok doğru bir tespit, zaman zaman sadece küçük bir konuyu içeren durumları son derece abartılı bir çerçeveden değerlendirebiliyoruz.

Aynı şekilde iç sesi yumuşatmak için “zaman” vermenin de yardım ettiğine değinmiş. “Şu an için kendimi yazma konusunda rahat hissetmiyorum.” “Son iki aydır kendimi yazma konusunda rahat hissetmiyorum.” diyebilirsiniz. Durumun zaman içinde değişeceğini hissettirir. Ve “ben özgüvensizim” yıkıcılığını yaratmaz.

“Çok aptalım” gibi cümleler kurmak yerine “bunu şu an anlamıyorum” demek daha destekleyicidir.

Açıkçası konu 1000 karakterlik bir yazıya sığdırılamayacak kadar derin. 🙂 Ve benim için bol bol pratik gerektiriyor. Ama fark etmek de güzel bir adım.

Soru ve görüşleriniz için; İletişim sayfasından ya da yorum kısmından bana ulaşabilirsiniz.

2 Replies to “Mindfuck – Kendi Kendini Sabote Etmek”

Biraz da siz kar(g)alayın!

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.