Erteleme Alışkanlığı İçin Kitap Önerisi

Dijital Minimalizm Kitabı ile sosyal madya kullanımlarımı gözden geçirdikten sonra Prokrastineyşın kitabını okumaya başlamıştım. Birkaç saatte bitirilebilecek bir kitap. Yazarı Timothy A. Pychyl erteleme alışkanlığına sahip kişilerin okuyacağını ön görerek kitabı kısa tutup öz bilgilere yer vermiş.:) Kendisi Psychologytoday sitesinde “Don’t Delay” konusunda yazıyor. Aynı zamanda podcast dinlemeyi seviyorsanız iProcrastinate kanalıyla yine erteleme alışkanlığından nasıl kurtuluruz konusu üzerine konuşmalara yer veren biri.

Yine niş konu üzerinde ilermenin önemini görüyoruz. Genel olarak kişisel gelişim başlığı yerine “erteleme” konularını ele alıp hem podcast, hem blog yazarlığı yapıp hem de aynı konuda pek çok dile çevrilen kitap yazabiliyorsunuz.:)

Daha önce yazdığım Ertelemeyi Yenmek İçin 5 Öneri içeriğinde erteleme alışkanlığından nasıl kurtulacağımıza 5 öneri ile değinmiştim. Bugünün yazısında da paralel bazı bilgiler var; ama kitabı es geçmek istemedim. Bu arada kitabın çevirisi güzel olsa da neden Türkçe versiyonunda Prokrastineyşın ismini seçmişler anlamadım. Potansiyel okur sayısını bile düşürdüğünü düşünüyorum. Kelimeyi bilmeyen pek çok insan kitabı incelemez. Gelelim kitaptan bazı notlara;

Erteleme Alışkanlığında Hangi Bahaneleri Kullanıyorsunuz?

Polonya’nın bir köyünde bir kasap dükkanında; “Bugün aldıklarınızın parasını ödeyeceksiniz; ama yarın tüm ürünleriniz bedava” yazısı asılıymış. Ertesi gün bedava ürünlerden faydalanmak için dükkana gelen müşterilerine kasap şöyle dermiş; “Yarın bedava; ama bugün değil. Bugünkülerin parasını ödeyeceksiniz.”

Hangimiz Yaşamadık?

Cuma günü teslim edilmesi gereken bir işiniz olduğunu düşünün. Pazartesi sabahı işe hemen başlamak yerine salı günü başlamak daha tercih edilebilir gözüküyor. Salı geldiğinde ise daha üç gün olduğu için çarşamba başlamak cazip geliyor. Öyle böyle perşembe gününe gelindiğinde ise bir an’da “keşke pazartesi başlasaydım” kararına varılıyor. Buna “geçişsiz tercih edilebilirlik” ismi veriliyor. Benzer konu emeklilik günleri için yapılan birikim gibi uzun vadeli süreçlerde devreye girdiğinde öyle bir gün geliyor ki artık harekete geçmek için çok geç kalınmış olunuyor.

Uzun Vadeli Konularda Erteleme Alışkanlığı

Öğrencilik hayatım boyuca sınavlara hep son dakika hazırlandım. Kötü sonuçlar da elde etmiyordum. Fakat ÖSS/LYS/ÖYS artık ismine şu an ne deniyorsa bu gibi uzun vadeli plan, program hazırlık gerektiren sınavlarda erteleyerek potansiyelinize ulaşamazsınız.(Bkz: Üniversite Sınavına Hazırlananlara 10 Öneri )

“Baskı altında daha iyi çalışıyorum”. Bu benim en sevdiğim erteleme bahanelerimden biridir.:) Kitapta bu bahanenin gerçeği yansıtmadığından, zaman baskısının hata riskini arttırdığından ve “kaygı” seviyesi yükseleceği için kişiye iyi gelmediğinden bahsediyor. Zaten “yumurta kapıya dayanınca daha iyi çalışıyorum” cümlesine karşılık “niye ki?” diye sorduğumda, kendime mantığıma yatkın bir açıklama da bulamıyorum.

Ve insanlar sağlıkları, bedenleri dolayısıyla kendileri için iyi olan eylemleri de çok uzun döngüde erteleyebiliyor. Kitapta teori ile pratiğin farklılığından bahsediyor. Ki bu benim kendi hayatımda da zaman zaman çıkmaza yol açan konulardan biridir. Senin için neyin iyi olduğunu çok iyi bilirsin; ama o doğrultuda harekete geçmezsin. Örneğin sabah kalktığında su içmek çok basit; ama vücuda çok iyi etkisi olan bir eylemdir. Bütün gece susuz kalmış bedeni canlandırır, vücuda ihtiyacı olan şeyi verirsin. Ama pek çok insan bunu bile yapmaz. Aynı şekilde sağlıklı beslenme kurallarını hepimiz biliriz; ama iş uygulamaya gelince çoğumuz yeterince hasta olmayı bekler.

Motivasyon Bir Engel Mi?

Diğer çıkmazlardan birisi ise “motivasyon” konusu. Pek çok uzman eyleme geçmek için motivasyonu beklememek gerektiğini vurguluyor. Hatta tersi bir işleyiş de söz konusu. Spora gitmeden önce haliniz yokmuş gibi hissedebilirsiniz, spor anını hayal etmek bile sinirinizi bozup sizi eylemden soğutabilir. Ama zihni dinlemeyip sporu yaptıktan sonra kendimizi hem gururlu hem mutlu hissederiz. 🙂 Ama her eylemimizde istek, motivasyon beklememeliyiz.

Erteleme alışkanlından kurtulmak için öneriler
Erteleme alışkanlığından kurtulmanın yolları

Farkına Varmamız Gereken Erteleme Cümleleri

Bizim için tehlike çanlarının çaldığını anlamamız adına sıklıkla hangi erteleme yöntemlerine başvurduğumuzu anlamamız gerekiyor. Örneğin;

  • En iyisi bunu yarın yapayım.
  • Baskı altındayken daha iyi çalışıyorum.
  • Bunu şimdi yapmak hiç içimden gelmiyor.
  • Daha çok vakit var.
  • Bu gece birkaç saatte hallederim.

gibi cümleler kullanıyor musunuz?  Bu cümleler beyninize hücum ettiğinde önerilen şeylerden biri o eyleme “hemen başla”. Burada bir önceki erteleme yazısında geçen Nike sloganındaki gibi “hemen yap” kastedilmiyor. Sadece başla. Lao Tzu‘nun “binlerce kilometrelik yol tek bir adımla başlar” cümlesi alıntılanmış. Eyleme başladığın zaman en azından ertelemen için kafanda yarattığın kaostan kurtulmuş oluyorsun ve çoğu zaman daha iyi hissettirip gerisi geliyor.

Dikkatinizi Neler Dağıtıyor?

Erteleme alışkanlığında bizi oyalayan temel eylemler dikkat dağıtıcılar. Dolayısıyla eyleme başlamadan önce bu dikkat dağıtıcılar için önlem almak önemli bir adım.

Odanın kapısını kapamak, telefonu sessize almak, sosyal medya uygulamaları, dikkatinizi dağıtan kişileri uyarmak… Yaşantınızı analiz edip mümkün mertebe dikkat dağıtıcılar için ön stratejiler geliştirmek gerekiyor.

Bu konuda sosyal medya dikkatinizi dağıtıyorsa gerçekten Dijital Minimalizm Kitabı‘nı öneririm. Daha önce farkında olmadan sosyal medyada saatler geçiren biriyken şu an sadece 15-20 dakikalık kullanımla Instagram’daki tüm takip ettiğim kişilerin günlük paylaşımlarını görebildiğimi ve hiçbir şey kaybetmediğimi fark ettim. Hatta tam tersi bilinçsiz kullanımların zihnimi çok yorduğunu, zamanımdan çaldığını ve buna ihtiyacım olmadığını düşünüyorum.

Belki sizin daha ciddi uğraşmanız gereken bir alışkanlık vardır; ama öncesinde farkına varıp onu yok etmek ya da minimize etmek için neler yapabileceğinizi araştırmak gerekebilir. Burada kilit konu “harekete geçmek” yani sadece kitap okumak, vlog izlemek, eğitim almak bir yere götürmez. Uygulamak gerekiyor. Aksi halde yukarıdaki paragraflarda geçen teori-pratik ikilemini yaşıyoruz.

Ertelemeyi Yenmek İçin Öneriler

Yazının içinde de bir kısmını ele aldığımız gibi;

  1. Dikkat dağıtıcıların farkına varıp yok etmek.
  2. Stratejik davranmak. Günü, haftayı planlamak. Sizi engelleyen şeyleri analiz edip “xx olursa yy yapacağım” şeklinde bir yöntem oluşturmak. Örneğin “salı-perşembe İngilizce çalışacağım. Bir arkadaşım buluşmak için davet ederse diğer günleri ya da akşam 20’den sonrayı önereceğim.”
  3. Motive olmayı beklemeden harekete geçmek.
  4. Erteleme cümlelerinizi fark edip zihninizden geçirmeye başladığınız anda harekete geçmek. Ertelemeyi düşündüğünüz eylemle ilgili adımlar atmak.(bitirmek değil, sadece adım atmak)
  5. Öz düzenleme alıştırmaları yapmak. Yani basit bile olsa bir görev bulup bunu birkaç hafta düzenli uygulamaya çalışmak. Örneğin sabahları güne omurgaya iyi gelecek 5 dakikalık bir egzersiz ile başlamak. Uyanır uyanmaz yatağı düzeltmek gibi gibi… Ve böylelikle “irade” kasını geliştirmek.
  6. İyi uyku. Enerjinizin olmadığını hissetmeniz de ertelemeye yol açabilir. Dolasıyla pilinizi idareli kullanmak için düzenli ve iyi uyku önemli.
  7. Yine yan faktörlerden biri olarak glikozun önemine de değinilmiş. Rafine şeker sağlığa zararlı olsa da bir iki kuru ya da taze meyve. Minik bir bitter çikolata vs. beyne ihtiyacı olan şekeri sağlamak gerekiyor.
  8. Olumlu olmak. Kendinizi iyi hissettiren eylem ve insanlarla etkileşim kurmak.

***

Eveeet, bir Pazar yazımın daha sonuna geldim. 🙂 Önümüzdeki yazıya kadar okumak için bir şeyler ararsanız aşağıdaki konular da ilginizi çekebilir;

Soru ve görüşleriniz için; İletişim sayfasından ya da yorum kısmından bana ulaşabilirsiniz.

6 Replies to “Erteleme Alışkanlığı İçin Kitap Önerisi”

  1. Ben de bundan muzdaripim 😀 Yapasım var ama ertelemekten de vazgeçemiyorum. Onun yerine müzik dinleyip, film izlliyorum. Bütün maddelere baktım ve tek yapamadığım olumlu olmak 🙂

    1. Nacizane önerim duygu durumuyla çok ilgilenmemek. Yani “olumlu muyum, canım istiyor mu, istemiyor mu” sorgusuna girmeden, hatta bazen robot gibi mekanik olarak yapmanız gereken eyleme başlamak. Bazen canımızın istediği şey bizim için faydalı olan şey değildir. 😊 hepimiz yaşıyoruz bunu zaman zaman.

  2. Ben de bu sıralar yazmam gereken ödevleri ileri günlere atıp duruyorum ama o yapacağım gün hiç gelmiyor 😂
    Bir işi yapmadan önce motivasyonun gelmesini beklememek gerektiği konusunda çok haklısın. Gerçekten de bazen ben de kendimi zorlayıp başladığım zaman o olayın içine giriyorum ve motivasyonum kendiliğinden artışa geçiyor 🌟

    1. Bazen mekanik hareket etmek en iyisi. dışarıdan birisiymiş gibi kendini yönetip yapman gerekeni, sana uzun vadede iyi gelecek doğru şeyi yapmayı “seçmek” önemli bir adım. 🙂

  3. Cok guzel bir yazıydı! Tam ihtiyacım olan şey çıktı.

Biraz da siz kar(g)alayın!

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.