Yazı İçeriği
Podcast Nedir?
Yazımın kaynağı bir podcast kaydı, bu sebeple yazıma geçmeden önce podcast konusuna değinmek istiyorum. Fiziken ve Ruhen Sağlıklı Olmak İçin 8 Öneriyi okumak için bir alt başlığa geçebilirsiniz. 🙂 Podcast ülkemizde ne kadar yaygın çok emin değilim. Genellikle popüler uygulamalar arkadaş çevremizde konuşulmaya başlar, herkes birbirine önerir vs. ama çevremde pek fazla podcast dinleyen ya da bundan söz eden kişiye rastlamadım.
Podcast‘i basitçe tanımlarsak; internetten erişebileceğiniz ses kayıtları. Akıllı telefonlarınızdan uygulama olarak indirip ilgi duyduğunuz alanlarda pek çok kanala abone olabilirsiniz. Trafikte, yemek hazırlarken, iş için hazırlanırken, yürüyüşte vs. dinleyerek pek çok ilginç bilgiye ulaşmanız ya da dilinizi geliştirmeniz mümkün.
Ben genel olarak kulağıma İngilizce bir şeyler çalınsın diye yabancı podcast kanallarını takip ediyorum. Daha önce İngilizce’yi Geliştiren 6 Podcast yazısını yazmıştım. Bugün de yabancı bir Youtuber’ın önerisiyle keşfettiğim Oprah Winfrey‘in podcast kanalından bir söyleşiyi bloga aktaracağım. Kanalı merak edenler, Oprah’s Supersoul Conversations yazarak aratabilir. Oprah çok tatlı ve hoşsohbet biri, konukları ve seçtiği konular da genel olarak faydalı ve ilginç. Bu yüzden kanalını sevdim. Gelelim yazımıza;
Fiziken ve Ruhen Sağlıklı Olmak İçin 7 Öneri
Söyleşinin konuğu The New York Times Bestseller kitaplarından Quantum Wellness‘ın yazarı Kathy Freston. Genel olarak kitabı ve sağlıklı yaşam için 8 öneriyi ele alıyorlar.
Söyleşide Gandhi’nin “Dünya’da görmek istediğin değişim ol” sözü alıntılanıyor. Hiçbir değişiklik kolay olmaz.
Bu benim de son zamanlarda üzerine düşündüğüm bir konu. Nedense Ocak ayı ile birlikte bir melankoli içerisindeyim. Bir şeyler yapmak için halim var; ama isteğim yok gibi hissediyorum. Bazen halim de yok gibi hissediyorum.:) İstikrarsızlık İçin 9 İpucu yazısında da bahsetmiştim, en tehlikeli düşünce biçimi “ya hep ya hiç” diye düşünmek. Örneğin rutin alışkanlıklarınız için “günde 50 sayfa kitap okuma” gibi bir alışkanlık belirlediğinizi düşünelim. Haliniz olmadığını hissettiğiniz gün “bugün en azından 10 sayfa okuyabilirim” deyip okur musunuz? Yoksa “50 sayfa okuyamıyorsam okumama gerek yok” deyip alışkanlığınızdan vaz mı geçersiniz? Çoğu insan vazgeçiyor. Bu yaklaşımla özellikle diyet gibi konularda iş çığrından çıkabilir.:)
Bu sebeple söyleşide de mükemmelliyetçilik zihniyetini bir kenara koyup, “yapabildiğinin en iyisini yap” konusu bol bol ele alınıyor. Önerilerimize geçersek;
1)Meditasyon
Bu madde benim için sürpriz olmadı. 🙂 Ne zaman sağlıklı yaşam, mutlu yaşam, değişim, şifa gibi konularla ilgili bir şeyler dinlesem ya da okusam meditasyon önerisi mutlaka; ama mutlaka geçiyor. Enerjisini bu kadar iyi yöneten insanlar öneriyorsa, bir bildikleri vardır diye düşünüyorum. 🙂
Söyleşide meditasyon ile ilgili yanlış algılardan da söz ediliyor. Meditasyon, kendini zorlamak, ışığı görmeye çalışmak, çok spiritüel yerlerde olduğunu hayal etmek vs. değil.
Basitçe; “egonu kenara bırakıp, sessizce an’ın içinde kalmak” olarak tanımlayabiliriz.
Kathy Freston, “dakikalarca meditasyon yapmaya vaktiniz yoksa günde sadece 1 dakika yapın; ama yapın” diyor. An’ın içinde kalabildiğiniz her zaman dilimi meditasyon aslında.
Gözünü kapat, tam anlamıyla şimdide kal. Bir beklentinin içinde olma. İçinde bir mantra, cümle geçirmek istiyorsan “ben şu an buradayım.” “kendimi olduğum gibi kabul ediyor ve seviyorum” gibi cümleleri tekrar edebilirsin. Nefesine odaklanabilirsin.
“Her meditasyon anında bir aydınlanma yaşanacak diye bir şey yok, ama pratiğe devam etmelisin. Spor yapmak gibi, diğer pek çok alışkanlık gibi devam etmelisin.”
“Çok uzun dakikalar ile başlamaya gerek yok. Günde sadece 1 dakikanızı ayırarak başlayın. Herkesin günde 1 dakikayı kendisine ayırabileceği vakti vardır. Zamanınız olmadığını söyleyen şey egodur ve ego zihninizi sürekli konuşturmak ister.”
“Kendinize bu sessizlik dakikalarını ayırıp anda kalmaya başladıktan sonra mucizeler başlayacak.”
“Sağlığımız için iyi olan şey ruhumuz için de iyidir.”
2)Bilinçli Beslenme
Hep sağlıklı beslenme kavramını duyduk, söyleşide bilinçli beslenme olarak geçen şey sağlıklı beslenmek değil. Dünya, doğa, hayvanlar tüm canlılar için bilinçli beslenme. Bir anda “vejeteryan olun, vegan olun” diye önermiyor. Senede 16 milyar hayvanın öldüğünden bahsediyor. Oprah da yemeyi seven birisi olduğu için sohbet esnasında çok ciddi pazarlıklar ve eğlenceli konular var. 🙂 “Her şeyi anladım da yumurtayı neden bırakıyorum” gibi soruları var. 🙂
Kathy bu noktada tümüyle bırakma olmasa da hepimizin dünyamız için bilinçlenmesi ve bireysel olarak sorumluluk alıp bir şeyler yapması gerektiğinden bahsediyor. Eğer et yemeyi tümüyle bırakamıyorsan ilk etapta tavuğu bırak vs. 21 gün kafeinsiz, alkolsüz kalmak zor geliyorsa 1 hafta bırakmayı dene, 3 gün dene.
Hayvansal gıdaların tüketimiyle dünyaya verdiğin zararlar konusunda belgeseller izle, kitaplar oku. Bu konuda kendini bilinçlendir, pratik yap.
Hayvansal gıdalardan alınan faydalar konusunda pek çok alternatif var, onlara yönelmeyi öneriyor. Pratiğe devam etmenin öneminden bahsediyor. Çevrenizde şekerli çay içmeyi bırakan pek çok kişi olmuştur. Bırakırlar, ilk başta zordur; ama bir süre sonra şekerli çaydan nefret eder hale gelirler. Dolayısıyla denemeye devam edin, bir anda olmasa da torunlarınız olmayacakmış gibi yaşamayın önerisi hakim. 🙂
3)Hayal et
Daha önce Hayal Etmeyip Kaybettiklerimiz diye bir yazı yazmıştım. Söyleşi esnasında gözünde canlandırma konusunun önemine değiniliyor.
“Olmak istediğin kişiyi hayal et.”Bunu yaptığın zaman yol haritanı çıkartmış oluyorsun. İlişkilerini, yediklerini, alışkanlıklarını bu hayal doğrultusunda değiştir, dönüştür.
4)Kafaya takma
Bu madde “enjoy yourself and let it go” olarak geçiyor. Hepimiz zaman zaman kendimizi olanlar ve olacaklar konusunda çok zorluyoruz. “Ne olacak, nasıl olacak” zihin sürekli çalışıyor.
Kathy böyle durumlarda “what ever will be will be”(olacağı varsa olur) şarkı sözünün kendisine iyi geldiğini söylüyor. Bu tabii ki kaderci zihniyetle her şeyi kadere bırakmak değil. 🙂
İçinde bulunduğun gerçeği olduğu gibi kabul et. Kovulmuş olabilirsin, boşanmış olabilirsin; olduğu gibi kabul ettiğin zaman proaktif davranmaya başlayacaksın. Durumu lehine çevirmenini yollarını ara. Çevreni pozitif insanlarla doldur, yardımcı kitaplar oku, meditasyon yap vs.
Boş bir kaygı hissi ve sürekli kurmak, kurban rolüne bürünmek vs. hiçbir şeyi değiştirmiyor, yardımcı olmuyor.
5)Özsaygı
Sağlıklı ruh hali için önemli konulardan birisi de özsaygı. Aynı maddede blokaj yaşadığın, kendini sabote attiğin konuları gözlemlemek öneriliyor. Hepimiz zaman zaman sıkışmış hissediyoruz. Özellikle sevmediği işi yapanlar, mutlu olmadıkları ilişkiye devam etmek zorunda hissedenler… Bu aşamada neler yapabiliriz, özsaygımızı nasıl koruyabiliriz bunları gözlemleyip, değişme ve dönüşmenin gerekliliğinden bahsediliyor.
6)Ruhunu Besle
Bu kişiden kişiye değişen bir konu; dua etmek, sanat ile ilgilenmek, yoga-meditasyon yapmak, şükür günlükleri tutmak. Manevi dünyanı güçlendicek şeyler yap.
7)Egzersiz
Gene klasik maddelerden birisi sanırım.:) Konuşmanın genelinde geçtiği gibi egzersiz düzeyi öldürücü olmak zorunda değil.
Haftada iki üç gün yürüyüş olabilir. Ağırlık çalışmak, dans etmek olabilir. Egzersiz yapmak sadece güçlü bir vücut sağlamaz, sinir sistemine de çok iyi gelir, endorfin seratonin salgılanmasını sağlar.
Aşağıdaki yazılar da ilginizi çekebilir;
- Kanser İle Yaşamak
- Sağlıklı Beslenme
- Beslenme Tarzını Değiştirmek
- Şekerin Zararları
- Yürüyüş Yapmanın 10 Faydası
Soru ve görüşleriniz için; İletişim sayfasından ya da yorum kısmından bana ulaşabilirsiniz.
Güzel ve faydalı bir yazı.