Londra Ücretsiz Müzeler & Galeriler

Playliste mutlu şarkılar aldım, aslında hayata dair yazasım vardı; ama Instagram’da bu hafta bir ya da birden fazla yeni Londra yazısı yayınlayacağımı duyurmuştum. Önce sözümüzü tutalım. 🙂 Londra halihazırda dünyanın en pahalı şehirlerinden biri. Umarım bir gün bu yazıyı okurken pound / tl kuru çok normal bir seviyeye gelmiş olur, ama şu an Londra’nın pahalılığı yetmiyormuş gibi kur da can yakıyor. Bunları da hesaba katarak bugün Londra Ücretsiz Müzeler & Galeriler yazısını yayınlayacağım. Hedefim müzelerle birlikte gezebileceğiniz rota önerilerini serpiştirmek ve Londra gezi planınıza yardımcı olmak.

Önemli Not: Müzelerin bazılarında dönemsel ya da özel sergiler olabilir, bu sergiler için ücret ve rezervasyon gerekir.

Müze & Galeri Gezmek Sıkıcı Mı?

Bu zamana kadar Avrupa’da pek çok şehir gezdim. Berlin’de Müze Adası’ndan, Paris’te Louvre’a kadar dünyaca ünlü müzelere gittiğim oldu. Ama belki de turistik gezinin “hızlı ol” telaşından dolayı müze gezmek benim için tamamen “buraya kadar geldik bari Louvre’a gitmeden de dönmeyelim” aktivitesiydi. Yani listeye tik atmak için vardı. Ve çok da keyif almıyordum. Hakkımda sayfasında yazdığım bir şey vardı, “10 yıl önce çok sevdiğim konularla şu an hiç ilgilenmiyorum.(Örnek: futbol) Belki şu an ilgilendiğim şeyler de 10 yıl sonra ilgimi çekmeyecek” diye.

Londra’ya gelmeden önce pek çok müzenin ücretsiz olduğunu öğrenmiştim  Malum yılın büyük oranında soğuk bir şehir ve müzeleri hem kültür aktiviteleri hem de kıştan kaçış olarak görmüştüm. Öyle sakin sakin birbirinden estetik yerleri gezdikçe müze & galeri görüşüm tamamen değişti. 2023 itibariyle bu eylemi çok sevmeye, ısınmaya başladım. Ve sanki 10 yıl sonra da severim gibi hissediyorum. 🙂 Müzelerde ilgiyle gezerken gördüğüm “o” yaşlılar gibi yaşlanmak istiyorum. 🙂

Gelelim Londra ücretsiz müzeler & galeriler yazısına. Yeni gezilerim eklendikçe yazı da kendisini güncelleyecektir;

1)The National Gallery

The National Gallery benim için torpilli! O yüzden de en başta yer alması normal. 🙂 Düşünün ki tezimi teslim ettiğimde kendime hediye vermek, nefes almak için ilk koştuğum yerdi. Birkaç kez gittim ve tekrar tekrar giderim.

Müzeye dair bilgiler;

• 1824 yılında kurulan bu sanat müzesi dünya çapında önemli sanat eserlerini barındıran bir koleksiyona sahip.
• 13. yy.’dan 1900’lere kadar olan geniş bir zaman dilimindeki resimleri ve Rönesans, Barok, Rococo vs. pek çok tarzda eseri görmenizi sağlıyor.
• Leonardo da Vinci, Vincent van Gogh, Claude Monet, Rembrandt, Titian, Michelangelo, Cezanne daha buraya sığdıramayacağım kadar sanat dehasının eserlerine ulaşabiliyorsunuz.
• Konum olarak Londra’nın kalbi gibi bir yerde bulunuyor. Trafalgar Square’e’e geldiğinizde dış cephesinin heybetiyle tüm dikkatinizi çekecektir. (Metro: Charing Cross durağı)
• İçinde Ochre isimli tatlı bir restaurant bulunur.
• Müze alışveriş alanında da genel olarak Van Gogh, Monet gibi ressamlardan esinlenilen alternatifler satılır. Ki burada 2024 için bir defter tasarımı var, almadığıma pişmanım tez elden gideceğim.
• Müzenin hemen yanında The National Portrait Gallery de var. Henüz ziyaret etmedim. Adı üzerinde portre eserleri içeriyor.

Rota Önerileri

The National Gallery’e gezinizde yer verecekseniz aşağıdaki rotalar size uyabilir;

• Londra Yürüyüş Rotası: Trafalgar-Covent Garden ve Fazlası
• Trafalgar Square-Westminster(Galeriye sırtınızı verdiğinizde Big Ben’i zaten görürsünüz), St. James Park-Buckingham Sarayı

The National Gallery Websitesi

2)The British Museum

Övsem mi, sövsem mi bilemediğim bir müze. 🙂 Sosyal medyada da tiye alınan British içeriklerine konu oluyor. Çünkü ismi “British Museum” olan müzenin neredeyse tamamı oradan buradan alınan eserler ve insana bi “yeter kardeşim bunu da mı aldınız” hissi geliyor. 🙂

Ama “övsem mi” kısmım daha ağır basıyor;

1. Müzenin ambiyansı, mimarisi muhteşem ve tüm eserlerin korunduğunu değer verildiğini görmek güzel.
2. Dünyanın herhangi bir şehrinde yüksek ücretlerle gezilebilecek, rezervasyon gerektirecek bu müze Londra’da ücretsiz.

Müzeye dair bilgiler;

• 1753lerde açılan müze milyonlarca eseri bünyesinde barındırıyor. Dolayısıyla tek günde tamamını hakkıyla gezebilmek pek mümkün değil. Panoramik gezilir ya da çok ilgi duyduğunuz bir iki kısmı bitirebilirsiniz.
• Antik Mısır, Mezopotamya, Yunan ve Roma İmparatorlukları, Asya, Afrika, Amerika, Avrupa gibi çeşitli kültürleri kapsayan eserleri içeriyor.
• Mumyalar, antik yazıtlar, heykeller, eski el yazmaları, sanat eserleri, mücevherler ve daha birçok türde eser müzede sergileniyor..
• Müzede öne çıkan bazı önemli eserler arasında Elgin Mermerleri (Parthenon’un frizleri), Rosetta Taşı (Mısırlıların yazılarını çözmek için önemli bir araç), Sutton Hoo hazineleri (Anglo-Sakson mezarı keşfi) ve Ramesses II’nin heykeli gibi eserler bulunuyor.

Rota Önerisi: Müze Covent Garden’a 15 dakika yürüme mesafesinde yer alıyor. Covent Garden linkini yukarıda iletmiştim. Londra’da en sevdiğim, eğlendiğim yerlerden biri.

British Museum Websitesi

3)Victoria And Albert Museum (V&A)

Ayıp olmasın diye The British Museum’u ikinci sıraya aldım, ama benim için The National Gallery ile birlikte birinciliği paylaşan müze burası. 🙂

Her bir bölmesi ilgi çekici ve hakkıyla gezemediğim bir yer. Mimarisi, konumu, bahçesi, içindeki muazzam kafesi, alışveriş alanı her şeyiyle dört dörtlük diyebilirim. Aşığım bu müzeye.

Müzeye dair bilgiler;

• 1852 yılında Kraliçe Victoria ve Prens Albert’in öncülüğünde kurulmuştur.
• Müze, moda, mücevherat, seramik, mobilya, resim, heykel, fotoğrafçılık, tekstil ve diğer birçok sanat dalında zengin ve çeşitli eserlere sahiptir.
• Müze binası da mimari açıdan önemlidir. Victoria and Albert Museum, Victorian tarzında inşa edilmiş olup, muhteşem bir yapıya sahiptir. Müzenin iç mekanları da özenle tasarlanmış olup, ziyaretçilere estetik bir deneyim sunar.
• Müzenin içinde çalışabileceğiniz harika bir kütüphane yer almaktadır.(kısıtlı saatlerde kullanıma açık, gitmeden sitesinden gereklilikler kontrol edilmeli)

Rota Önerileri;

Londra’da Rengarenk Yürüyüş Rotası-Chelsea

4)Tate Modern

Londra ücretsiz müzeler ve galeriler yazımız bitti mi? Elbette ki hayır! Tate Modern de birkaç kez gittiğim, her gidişimde beni güldüren çağdaş sanat müzesi. Tate ücretsiz olmasına ücretsiz; ama ücretli olarak sergilenen kısımlar yazdığım ve yazacağım diğer tüm müzelere göre daha ağır basıyor.

Gezerken neden güldüğümü de şöyle açıklayayım, modern sanatın somut haliyle ilk kez burada tanıştım. Ve evde kullandığımız merdivenin, abuk sabuk nesnelerin “al bu da sanat” diye sergilenmesiyle çok eğleniyorum.

Genelde müzeleri tek gezmek daha cazip benim için, ama Tate’i biriyle gezmek daha hoşuma gitti. Çünkü yanındaki kişi eseri bambaşka gözle değerlendirip pencere açabiliyor. Belki de modern sanatın ilgi çekici kısmı buradadır bilemiyorum.

Rota önerisi;  Tower Bridge-Borough Market-Tate Modern-Millennium Bridge-St. Paul Cathedral

• Londra Yürüyüş Rotası: Tower Bridge-St. Paul’s Katedrali

Tate Modern Websitesi

5)Queen’s House

Greenwich’te yer alan bu tarihi konak günümüzde müze olarak kullanılıyor. Londra’da 1 Yıl, North Greenwich’te yaşadığım için ilk hafta ziyaret ettiğim yerlerden biriydi. Daha sonra da sosyal medyada içerik üretmek adına ziyaret edip gezdiğim oldu.

• Müze Greenwich Kraliyet Gözlemevi’nin bir parçası ve 17. Yüzyılın başlarında inşa edilmiş.
• Barok tarzda mimarisi var. Günümüzde sanat koleksiyonları, antik objeler ve dekoratif sanat eserleri barındırıyor.
• Müzenin ortak bahçesinde The Maritime Museum yer alıyor. Ve o da ücretsiz. İlgimi çekmediği için gitmemiştim. Belki bir gün giderim.
• Müzenin içinde Instagram’da da bol bol yer bulan Tulip Stairs ve atmosferi iç mekan fotoğraflamayı sevenler için güzel bir ambiyans yaratıyor.

Rota Önerileri; Greenwich zaten Londra’nın genelinden kopuk bir kasaba gibi. Greenwich yazım iyi bir rehber olacaktır.

6)Design Museum

Notting Hill’e Londra’da ilkbahar atmosferi keşfine çıktığım gün önce Holland Park sonra da Design Museum’a yürümüştüm. Bence çok keyifli bir yürüyüş rotası.

Design Museum ise gelişigüzel gezdiğim, yine keyif aldığım müzelerden biriydi. Tekrar detaylı gezebilirim. Tasarıma dair geniş yelpazeyi kapsayan sergiler, grafik tasarım endüstriyel tasarım, moda, mimari gibi disiplerle ilgili perspektifler sunuyor.

Design Museum Websitesi

7)Kenwood House

Yazdıklarım içerisinde lokasyon olarak “en az” turistik olan bu yapı Hampstead Heath parkı içinde bulunuyor. Park daha ziyade orman gibi. İçince yazın yüzülebilecek minik göller de var. Tam bir huzur diyarı.

Kenwood House ise 17. Yüzyılda inşa edilmiş, sanat koleksiyonu ve güzel bahçeleriyle biliniyor. Zamanında edebiyat ve sanat çevreleri de Kenwood’da toplanıyormuş.

Rembrandt, Vermeer, Gainsborough ve pek çok ünlü ressama ait tablolar var.

8)Natural History Museum

Aslında Londra’nın en ikonik müzelerinden biri, ama benim ziyaretim çok sona kaldığı için ancak ekleyebiliyorum. 🙂 1881 yılında kurulan bu müze V & A Müzesi’ne çok yakın bir yürüme mesafesinde yer alıyor. İkisi aynı gün gezilebilir mi bilmiyorum, çocukların ilgisini çekebilecek bir müze.

Göz kamaştıran Gotik tarzı bir mimarisi var. Girişindeki dev dinozor iskeleti müzenin simgelerinden biri.

Fosiller, mineraller, kristaller ve pek çok doğa örneğini içeren zengin bir koleksiyona sahip. Dinazor Galerisi’nde T-Rex ve Stegosaurus gibi dinozor iskeletleri var. Hatta Londra’da Noel dönemi T-Rex komik bir şekilde Noel baba kılığına bürünüyor. Pek çok ziyaretçi sırf bu görsel için gidiyor.

Yazıyı burada sonlandırıyorum. Başta da belirttiğim gibi gezdiğim ücretsiz müzeler, galeriler, saraylar vs. arttıkça güncellenecektir. Buraya kadar okuduğunuza göre keyifli geziler! 🙂

Hizmetler: Koçluk almak ister misiniz?

Aşağıdaki yazılar da ilginizi çekebilir;

• Londra’daki 10 İlginç Aktivite
• Londra’da Noel – Her Köşe Fotoğraf Karesi
• Londra’da Ne Yenir?
• Londra Gezilecek Yerler – 4 Günlük Rota

Soru ve görüşleriniz için; İletişim sayfasından ya da yorum kısmından bana ulaşabilirsiniz.