Hazır yarın yeni bir haftaya başlıyoruz, sabah rutinleri için bir motivasyon oluşturalım. Bu vesileyle belki ben de alarmımı erkene alırım. 🙂 Yazımın kaynağı Linkedin e-learning platformundan İngilizce bir eğitim içeriği. Aslında içerik Blinkist uygulamasından bir özet ve Hal Elrod’ın Mucize Sabah kitabının derlemesi. Ben de dilimize çevireceğim.
Mucize Sabah Kitabı
Sabah Rutinlerinizi Özelleştirin
Bu aslında eğitimin sondan ikinci maddesi; ama en başa yazmak istedim. Bu sabah rutinleri, akşam rutinleri video ve içerikleri itici olabiliyor. Yüzde 99’umuzun influencer hayatı yok. 🙂 Belki 3 çocuğunuz var, belki nöbetli vardiyalı bir işiniz var, belki bambaşka sıkışmışlıklarınız var içinizden “ne rutini allasen” diyebilirsiniz. Dolayısıyla aşağıdaki maddelerin tamamı hurraaa sabah kalkın ve yapın diye değil. 🙂
Fakat bu hayat bizim ve güne başlarken kendimize ayıracak 5-10 dakika bir eziyet ya da zorunluluk değil. Bunu size iyi gelecek şifa anları gibi düşünün. Kendimize vakit ayırdığımızda çevremize de iyi, mutlu enerjimiz yansıyacaktır. Dolayısıyla aşağıdaki maddeler sadece bir örnek. Belki siz hiçbirini yapmayıp güne podcast ile başlayabilirsiniz. Belki 10 dakika resim çizersiniz, harika bir müzik eşliğinde sağlıklı bir kahvaltı hazırlarsınız vs.
Sabah rutinlerinizi kendinize göre özelleştirin.
Alarmı Ertelemek
Hayatımız resmen pandemi öncesi ve pandemi sonrası diye ikiye ayrılıyor. O kadar tuhaf ki ben pandemi öncesinde sanırım 7 gibi servise binip işe gidiyordum. Uyanır uyanmaz iş için hazırlanmak beni bunalıma sokuyordu. Bu sebeple alarmımı bir saat erkene kurup güne 3 sayfa günlük yazarak başlardım. Zamanla bu erken kalkma olayı öyle bir alışkanlığa dönmüştü ki bazen daha da erken kalkıp hem günlük yazar hem yoga yapardım. Bir süre sonra günlüğümü şirketteki kütüphanede yazmaya başlayıp evde egzersize daha çok vakit ayırdığım da oldu.(işe bir saat erken giderdik)
Fakat pandemi ile birlikte işler zıvanadan çıktı. 🙂 2 yıldır evdeyiz. Sabahları erken kalkarak kendime ayırabileceğim çok daha fazla vakit olmasına rağmen alarmı erteleyerek son dakika uyanıp hızlıca işin başına geçmeye başladım. Dönem dönem bunu yıkmaya çalışıp erken kalksam da pandemi öncesinde olduğu gibi disiplinli bir alışkanlığa dönüştüremedim.
Eğitim ise diyor ki;
- Akşam uyumadan önce ertesi sabah için bakış açınızı değiştirin. Eziyetli bir güne kalkacakmış gibi düşünmeyin.
- Uyanmak için bir amacınız olsun. Yani bir hayat amacınız, yıllık hedefiniz, aylık hedefiniz vs. olsun. “Çocuklara bakmak” ya da “işteki mailleri okumak” gibi bir hedef değil, sizi pozitif duygu durumuna getirecek bir amaç.
- Alarmı ertelemeyin. Telefonu başucunuza koymayın. Odanın en uzak köşesine koyun ve alarmı durdurmak için yataktan çıkmak zorunda kalın. Çıkar çıkmaz da gidip dişlerinizi fırçalayıp, yüzünüzü yıkayıp ferahlayın. Sonra da tüm gün susuz kalmış organları bir bardak su içerek rahatlatın. Bu konu sizi biraz ayıltacak ve tekrar yatma dürtünüz gidecektir.
Bu noktada Ertelemeyi Yenmek İçin 5 Öneri yazısı da ilginizi çekebilir. Sabah uyandığınızda 5 saniye kuralını uygulayıp içinizden 5’e kadar sayıp 5 olduğunda kalkabilirsiniz. İnanın yapacak gücünüz var, çok yaptım oluyor. 🙂
Sessizlik Anları
Daha önce pek çok kez meditasyon ve Nefes Egzersizleri ile ilgili yazdım. Siz meditasyon yerine duayı da kullanabilirsiniz. Fakat rahat, sessiz bir ortamda kendi kendinize durmak, yavaşlamak için fırsat yaratın.
Çoğumuzun stresle dolu bir hayatı var. Oprah Winfrey, Sting, Jerry Seinfeld, Russell Simmons ve pek çok başarılı isim meditasyonun hayatlarının önemli bir parçası olduğunu belirtiyor.
Meditasyon için: Başlamadan önce endişelerinize ara verip kendinize odaklanın. Oturmak için sessiz, rahat bir ortam bulun. Bağdaş kurup omurgayı düz tutarak dik bir oturuşa geçin. İlk kez başlıyorsanız sırtınızı yaslayacağınız bir ortamda oturabilir, kalçanızın altına yükselti koyarak dizlerinizi rahatlatabilirsiniz. Kafanızın tepesinden görünmez bir ipin sizi düz durmanız için yukarı çektiğini hayal edin. Gözlerinizi kapatın ve dikkatinizi nefesinize getirin. İki üç kez burnunuzdan nefes alıp ağzınızdan verin. Nefesleriniz derin ve yavaş olsun. Nefes alış verişlerinde göğüs kafesiniz değil göbeğiniz şişip insin.(bu nefesi anlamak için sırt üstü yatarak bir elinizi göğüs kafesinize bir elinizi göbeğinize koyup egzersiz yapabilirsiniz) Daha sonra içinizden 4’e kadar sayarak burnunuzdan nefes alın, 8’e kadar sayarak yine burnunuzdan nefes verin. Düşünceler zihninize hücum ederse onları takip edin ve uğurlayarak tekrar nefesinize odaklanın. Başta zor olabilir, ama her gün yaptıkça kolaylaşacaktır.

Olumlama ve Görselleştirme
Bu konuyu özellikle Çekim Yasası Nedir ve Nasıl Uygulanır? ve Hayal Panosu yazılarında yazmıştım.
Beynimiz kendi kendimize konuşmaya programlı, bu konuşmaları pozitif yönde değiştirmek mümkün. Pek çok profesyonel atlet yarışlardan önce başarılarını, birinci olduklarını hayal edip görselleştirdiğini belirtiyor.
Bir kitap yazmak istiyorsanız masanızda ilham alarak keyifli şekilde sayfalarca yazdığınızı hayal edin.
- Ne istiyorum?
- Neden istiyorum?
- Hayatımı bu istediğim seviyeye çekmek için hangi adımları atabilirim?
Konularını yazarak netleştirin. Ve güne bu olumlamalar, görüntü ve hayaller ile başlayın. Telefonunuzun ekran görüntüsünü, masanızdaki bir objeyi vs. hayalinize yönelik değiştirebilirsiniz. Ben bazen şifrelerimi hayalime yönelik değiştiririm. 🙂
Hareket Etmek
Sabahları güne egzersizle başlamak sizi sağlıklı tutar ve başarınıza katkı sağlar. Genellikle egzersiz için çok yoğun olduğumuzu düşünürüz. Hayatlarımız o kadar yoğun ki akşamları kendimizi tamamen tükenmiş hissediyoruz. Neden güne egzersiz ile başlamayalım? Egzersizin sağlık için faydaları bu kadar ortadayken hayatımızda ona boşluk açmak akıllıca olacaktır. Gün sonunda sadece kanepede yayılmak ya da farklı sosyallik aktivitelerine işe/güce dalmak mümkün. Bu sebeple egzersiz rutinini akşam yerine sabaha almak daha mantıklı. Hiçbir şey yapılamıyorsa kedi, köpek, bebekler gibi esneme hareketleriyle başlamak da bir şey. 🙂
Okuma ve Yazmaya Zaman Ayırmak
Yukarıda zaten Sanatçının Yolu Kitabı’nda da geçen sabah sayfaları yani günlüklerimi yazma rutininden bahsetmiştim. Ben bu şekilde 7 günlük bitirdim. Psikolojik olarak çok iyi geldiğini söyleyebilirim. Sanırım zaman zaman önerilen de bir teknik. Güne 5-10 dakika hislerinizi, içgörülerinizi, düşüncelerinizi yazarak başlayın. Mucize Sabah kitabının yazarı Hal Elrod sabah notlarında sayfayı ikiye ayırıp bir tarafa bir önceki günden çıkardığı ders ve öğretileri, diğerine de yeni taahhütlerini yapılacaklar listesini yazdığını belirtiyor.
Daha önce Benjamin Franklin’in günlük çizelgesini de yazmıştım. Ben ise orta boy bir deftere 3 sayfa yazarak başlıyorum. Bu da ortalama yarım saatimi alıyor. Zaman zaman 2’ye düşürüyorum. Hiçbir şekilde düşünmeden, sonradan geriye dönüp okuma kaygısı duymadan aklımdaki her şeyi sayfaya kusuyorum. 🙂 Şimdiye kadar iyi gelmediği olmadı.
Okumak
Kişisel gelişim için sabahları okuyun. Her amaç için kitap var, uygulanabilir bir hedef için güne 10 sayfa kitap okuma hedefiyle başlayabilirsiniz. Yılda 3650 sayfa eder ve yıllık ortalama 18 kitap okumuş olacaksınız.
Alışkanlık Haline Getirmek
Bir arkadaşınız ile 30 günlük challenge(meydan okuma) yapın. Yeni alışkanlığa başlarken bir arkadaşınızın olması motivasyon için faydalıdır. Ama mesela bu madde bana hiç uymuyor. Çünkü bir işe biriyle başladığımda bırakmaya çok eğilimli oluyorum. Arkadaşım en ufak bir cayma belirtisi gösterirse ben direkt bırakırım. 🙂 Bu tarzda biriyseniz hiç o topa girmeyin.
Yeni bir alışkanlığa başladığınızda ilk 10 gün zordur, ikinci 10 gün bir şeyler oturmaya başlar ama hala yabancıdır; son on gün alışkanlıklar oturmaya başlar. 90 gün devam ettirdiğinizde bir şeyler otomatikleşir ve kendiliğinizden yaparsınız.
***
Yazıyı bitirirken nacizane önerim beyninizin içinde size direktif veren şeyden oluşmadığınızı fark etmeniz. Mesela bir yürüyüşe çıktığınızı düşünün. Ve içinizden “yürüme, yürüme” diyerek yürümeye devam edin. “Yürüme” diyen sesin bir şey ifade etmediğini göreceksiniz. İçinizdeki ses kölesi olduğunuz bir ses değil. O siz değilsiniz. 🙂
Sabah erken kalkmaya karar verdiğinizde, ilk sabah beyniniz “yat uyu deli misin?” diyecektir, o yokmuşcasına kendinizi yataktan kaldırın. Patronun kim olduğunu gösterin. 🙂
Aşağıdaki yazılar da ilginizi çekebilir;
Soru ve görüşleriniz için; İletişim sayfasından ya da yorum kısmından bana ulaşabilirsiniz.